Sakindi, belki de hiç olmadığı kadar. Gülümsüyordu. Yürümeye başladı. Yavaşça odanın kapısına gitti, açmadan geçti. Etrafına bakmıyor, 193.
katta olduğunu sanki bilmiyordu. İlerlemeye devam etti. Binanın kenarına geldi.
Sakindi, hiç olmadığı kadar. Ayakkabılarını çıkardı. Parmakları ile duvarın
kenarını kavradı. Kahkahalarla gülmeye başladı. Uçuyordu. Kendisi belki
sadece uçtuğunu sanıyordu. Oysa, bir fizikçinin tanımlayacağı g = m x c2
hızı ile yerkürenin merkezine yaklaşıyordu. Eğer isterse, yönünü
değiştirebilir, tekrar yükselebilirdi. İstiyor muydu, düşünmedi. İlk defa
düşünmedi, sadece öylesi aktı, zamanın içinde, uzayın içinde.
Bir daha ayakları hiç yere temas etmedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder