29.03.2014

Ayna



Cam ve sır, yani ayna
Beden ve ruh, yani insan
İnsan, aynadaki yansıma
Ayna, insanın ötesi

Cam mı, insan mı?
Ruh mu, sır mı?


Yansı-(ma)-ma
Şubat 2014

Hindistan
Uçsuz bucaksız bir toprak
Gadaba Kabilesi kadınları
Ridal Köyü’ne akıyorlar
Çocukları sırtlarında, göğüslerinde, ellerinde
Toprak, kahve sarı boz.
Gadaba Kabilesinde sadece kadınlar dans eder
Danslar da kadınlar da kutsal
Kırmızı beyaz çizgili sariler içindeler
Renkler solmuş olsa da, gönüller zengin
Pişmiş topraktan, yüzleri sırlı
Aynalar
Kadınların ellerinde
Bakıyorlar kendi gözlerine, derin derin
Bakıyorlar aynaya, uzun uzun
Bakıyorlar ruhlarına, kadın kadın


Kadın her yerde kadın
Ayna her yerde ayna...

Bazı aynalar vardır, yansıtmaz
Bazı insanlar vardır, yansımaz...


Küçük kız kavradı gerçeğini
Kısa çoraplarındaki ponponlarıyla
Saçındaki kurdelenin aynı renk olmasının
Terk edilmeyi önlemediğini.
O an koptu aynadan
Küçük kız yalnız;
Camla sırrın aşkı, ölü;
Beden ile ruhun uyumu, soğuk;
Artık sır ruha uzak
Artık ruhun kendisi sır...

Rabia Kadir, Uygurlu bir kadın,
11 çocuğunun ve Uygurların anası,
5 yıl hücrede tek başına bırakıldıktan sonra,
Mahkemeye çıkarılacak,
Mahkemenin kararı çoktan belli
İdam…
Sonrası sonsuz sessizlik,
Çocuklarını görme talebi reddedilince,
Son isteği
Beyaz elbisesi, beyaz şapkası
Ve kelepçeleriyle bir boy aynasında
Kendine bakmak!
İdama giden bir kadının son isteği
Boy aynasında kendine bakmak
Çocuklarının gözleri yerine, kendi gözleri
Çocukların yüzleri yerine, kendi yüzü
Baktı kendine,
Baktı yüzüne
Baktı gözlerine.
Güzeldi kelepçeler içinde
Altınlar, zümrütler daha güzelleştiremezdi,
Özgürdü gerçek anlamda,
Tutsaklık özgürlüğünü engelleyemezdi,

Aynada yansıyan ruhuydu
Aynada ışıldayan sevgisi
Başardıkları zenginliğiydi.
Aşkını, tutkusunu aktardı sırra
Fısıldadı hayallerini aynaya, iletti çocuklarına
Arzularını yazdı cama
Sözcükler ve ayna
Söyleyen cam, dinleyen sır.
Ayna oldu


Kaçarken yakalanıverdi bir aynaya
Boğaz’da soğuk, ıslak bir gün
Gördü yansımasını
Belki yabancı, belki tanıdık
Baktı gözlerine, uzak mı uzak,
Baktı yansımasına, bildik mi bildik
Bilemedi.
Gözler, geçmişten bir renk
Ruh, öylesine bir nefes
Aynalar belki dost, belki düşman
O kendine yabancı
Ayna her zaman ırak.

Yakındın, her zaman içimde
Uzaktın, gündüz yıldızları kadar
Özledim kendimi özler gibi
Ulaşmak istedim yıldızlara
İsyan ettim yazgıma,
İsyan ettim uzaklığına
Hayal ettim kavuşmayı,
Sınırsız konuşmayı
Dedin ki
Aynaya bak, anlarsın

Baktım aynaya,
Koca bir Boşluk,
Kapkara bir Sensizlik

Her insan bir ayna
Her yansıma bir sır
Yansıma insandan farklı
Fark ise bir sır

Gözlerin su
Ellerin toprak…
Toprak bir ayna
Ayna bir su…

Ayna ve Sır!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder